Tavşanlar Neden Hep Tedirgindir?

Diğer evcil hayvanlara nazaran tavşanlar daha bir tedirgin davranışlar içinde olurlar. Sahibine alışmakta veya eğitilmekte zor yaratıklardır. Hatta pek alışkanlık kazanamadıkları da bilinmektedir. Bu huylarının sebebi nedir?

 

Genlerden Gelen Korkular

 

Genler Uykuda Bile Çalışır

Daha önceki yazılarımızda tavşanların doğal yaşam koşulları hakkında bilgiler vermiştik. Hızlı çoğalmaları, hızlı yetişkinlik seviyesine ulaşmaları, besin sınıfında önemli bir yer tutmaları gibi bilgileri detaylıca anlatmıştık. Yılda 3 kere üreyebilen ve yaklaşık 6 ayda üreme seviyesine ulaşabilen bu sevimli yaratıklar, hızlı gelen hızlı gider yaşam felsefesinin yolcularıdır. Düşmanları oldukça fazladır. Otla beslenirler, ormanları kendilerine ev edinirler, kovuklarda ve tünellerde yaşarlar ama yine de birçoğu düşmanlarından kaçmayı başaramaz. Çünkü yaşam döngüsü içinde diğer canlılara besin olmak zorundadırlar. Bu durum genlerine işlemiştir ve nesilden nesile aktarılmaktadır. Doğal yaşamdan farklı bir ortamda büyümeleri onların bu gensel faktörden uzaklaşmalarına yetmemektedir.

 

En Büyük Düşman: İnsan!

 

Sevimli ama Tedirgin

Doğada pek çok düşmanı olan bu sevimli yaratıkların en büyük düşmanlarından biridir insanoğlu. Tavşan avı bir spor gibi görülmektedir. Doğal yaşamdan koparılarak evlere hapsetmemiz ise cabasıdır. Tehlike duygusunu genlerinde taşıyan bu yaratıklar daima tetikte olmak zorundadırlar. Sizi tanısalar, her gün sizinle birlikte olsalar bile her an tavır değişikliğine gidebileceğinizi bilirler ve bu durum sizlere olan güvensizliklerinin bir göstergesidir.

Güvensizlik genlerinden gelen tehlike duygusundan ileri gelir. Onlara istediğiniz bir hareketi yaptırmak istiyorsanız onları yine bu güvensizlikle kandırmaktan başka çareniz yok gibidir. Örneğin ona bir hareket yaptırmak için sevdiği yiyecekleri kullanın. Yiyeceğe ulaşma çabası içinde her şeyi yaptırabilirsiniz. Ama mutlaka sonunda o yiyeceğe sahip olmasını sağlayın.

 

Tehlike ve Stres

 

Stresten Çarşafı Dağıtan Tavşan Merkür

Genlerden gelen bu koruma içgüdüsü zaman zaman strese yol açmaktadır. Korunma işlevini yerine getiremeyen bu güçsüz yaratıklar strese girebilmektedir. Stresle birlikte karşı saldırılar, ısırıklar, patiler ve hırıltı şeklinde gelen seslerle karşılık verirler. Yine de sizi bezdiremezlerse ya da yapacak bir şey bulamazlarsa mevcutta bulunduğu ortamı karıştırmaya ve zarar vermeye başlarlar. Kağıt yemek, tuvaletindeki kumları dağıtmak, çarşaf ve yorganları parçalamaya çalışmak gibi hareketler birbirini izler. Bu tür durumlarda ona kızmayın, köşeye sıkıştığını bilin. Onu en sevdiği yerden, kafasından okşayın ya da istediğini yapabilmesi için rahat bırakın. Bir süre sonra sakinleşecektir. Ve bu süre inanamayacağınız ölçüde kısa zamanda olabilir. Çünkü çabuk unuturlarJ 

 İlgili diğer yayınlara ulaşmak için aşağıda yer alan etiketlere tıklayabilirsiniz.